18 Temmuz 2014 Cuma

Bodrum'un en "high society" halleri...

"İçelim sabaha kadar Akdeniz gecelerinde" gazıyla midem huzursuz, kafam sepet olmuş halde zar zor uyandım. MFÖ'nün Bodrum şarkısı çok doğru söylüyor: "Uykuuuu biraz uykuuu, bütün isteğim buydu..." Gerçekten Bodrum'da kana kana uyumak diye bir şey yok! Sabaha karşı zom kafayla yatıp üç-dört saat uykudan sonra, onca yorgunluk, uykusuzluğa rağmen ayağa dikilmek de nedir?

Kahvaltı yapıp biraz otelin önünde denize girip çıktıktan sonra Mr. Balmy'nin iş için Gündoğan'a gitmesi gerekti. Midem öyle bir huzursuzdu ki bolca su, hafif hafif ekmek, peynir gibi şeylerle yatıştırmaya çalıştım. Beni Gündoğan'da deniz kenarına bırakıp o işine gitti. Gece gezmelerinin en kötü yanı bu: Ertesi günü mahvetmesi... Deniz kenarındaki Mado'da salata-soda ikilisinden medet umup kitap okuyarak hatta bir ara koltuğa uzanıp kestirerek onun geri dönmesini bekledim. Döndüğündeyse yeniden otele dönüp denize girip çıkıp bir rahatladık. 


Akşam Sezo'yla Gümüşlük Mimoza için randevulaşmıştık. O nasıl bir ambiyans, o nasıl bir lezzet, o ne büyülü bir ortamdır! Mimoza fiyatlarının kazıklığıyla nam salmış bir yer ancak bence değer, tuvaletine kadar değer... Bodrum'da gezdiğim yerler içinde en bayıldığım Gümüşlük oldu. Yakaladığımız günbatımı ise kendimizi alıp çok iyi hissettiğimiz bambaşka yerlere koymamıza daha da çok yardımcı oldu. O taş evler, evden çıkıp iki adım atınca kendini denizde bulman... Biliyorum bu geç kalmış bir keşif yazısı ama bittim bayıldım! Daha doğal, daha kendine özgü geldi açıkçası. Ama tabi ki dev yazlıklar, restoranlar orayı da yavaştan ele geçirmeye başlamış bile...



Ardından Yalıkavak Marina'da aldık soluğu. Mr. Balmy ile anlaşmalı olduğumuzdan bir önceki gün ben alkol almıştım, bu gece onun gecesi, şoförlük de bende. Marina'da Dolce & The Agency'de Sezo'yla sodalarımızı içerken Mr. Balmy cin toniğine gömüldü. Yalıkavak Palmarina Bodrum'un yeni parlayan high society mekanı. Deli bir lüks ve şaşaa var her yanda, insanı rahatsız edecek boyutta hatta! Ancak gerçekten kaliteli bir ortamı var, biraz Dubai havalarında... Marinadaki tekneler, yatlarsa ilgisiz birinin bile dalıp gideceği tarzda.



Geceyi noktaladığımız yerse şu meşhuuuurrrr Billionaire Club. Marinanın en ucunda gerçekten çok iyi bir gece klubü. Bizim ramazanda gitmemiz ve sezon başı olması nedeniyle Bodrum'un her yeri gibi boş sayılırdı. Ancak şikayet ettiğimi söyleyemeyeceğim. Beach klubüne de bir hayli övgüler yağdırmışlardı sosyal medyada. Ancak bu tarz mekanları alkolsüz zor çekiyorum, gece 3'te sızlanmaya başlayınca kalkıp otele döndük. Söz verdim kendi kendime bir dahaki sefere Balmy neyi isterse ses çıkarmadan uyum sağlayacağım.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder